Franz Kafka'nın bu eserini eskiden beri duyar ve merak ederdim, sonunda okuyabildim. 84 sayfalık bir öykü olduğu için birkaç saatte bitti. Öykü güzel kurgulanmış ama sonu bakımından biraz beklentimin altında kaldı. Sonu öyle bitmemeliydi!Kitapta toplumsal bir trajedi ele alınıyor ve öykü birkaç karakter etrafında gelişiyor. Ana karakterimiz Gregor Samsa'nın bir gün bir böceğe dönüşmesiyle öykü başlıyor. Ben bu öyküyü okurken bütün olan bitenin bir rüya pardon kabus olduğunu düşündüm ama maalesef değilmiş. Daha fazla bir şey söylemeyeyim belki okursunuz. Kitabı okurken 2 yeni kavramı da öğrenmiş oldum.
Birincisi : Stenografi, alfabenin harfleri , noktalama işaretleri, kelimeleri yerine semboller ve kısaltmalar kullanan çabuk yazma sistemi. Gregor'un kızkardeşi, Grete akşamları steno ve Frazsızca çalışıyordu.
İkincisi ise: Kriptogram : Şifreyle yazılmış metin demek.
Birkaç saatte merakla okunacak bir kitap tavsiye edilir! Şimdi ise Kafka'nın diğer bir eseri Milena'ya Mektupları okumayı planlıyorum. Kitaplar başucumuzdan hiç ayrılmasın:)Kitaplar elimizden hiç düşmesin:)
1 yorum:
Kafka'nın okuduğum tek kitabı "Milena'ya Mektuplar", o yüzdendir ki pek bir aşk adamı gibi gelir bana:) Onu da okuyalı 10 yıl oldu belki, çok hatırlamasam da mektup okumayı seviyorum ben. Dönüşüm ise hikayesini bildiğimden/çok duyduğumdan benim için cazibesini kaybetti sanırım. Bir Alanya turunda senden alıp okurum sahilde artık:)
Yorum Gönder