Evet blogum artık 1 yaşında gecikmeli de olsa bu postu yazıyorum çünkü evimizde internet bağlantısı yok hala. İlk postumu 29.03.2013 tarihinde yazmışım "blog dünyasına merhaba" başlığıyla. Uzun zamandır blogumdan ayrı kaldım yazmayı çok özledim halbuki. Instagramdan anlık paylaşımlar yapıyorum ama blogdaki tadı vermiyor çünkü bloga yüklediğin her fotoğrafın hikayesini de paylaşıyorsun, blogunda kişisel dünyanda yolculuğa çıkıyorsun. İyi ki blogum var, amatör de olsa iyi ki blogger anneyim kendim için yaptığım en iyi şeylerden biri oldu bu blogu açmak, bir nevi terapi görevi üstleniyor benim için. Bu blog sayesinde çok tatlı insanlarla tanıştım hala tanışmaya da devam ediyorum .:) Buralara en kısa zamanda dönebilmek dileğiyle. I love my blog:) I love my lovely visitors:)
25.4.14
10.4.14
27.2.14
nasıl parayonak bir anne oldummmm???
Oğlum günden güne büyüyor, 19 aylık minik bir adam olarak evimizi ruhumuzu şenlendiriyor. Dil gelişimi gayet güzel gidiyor herşeyi çok çabuk kapıyor, ingilizce olarakta kendini ifade etmeye başladı. O dilinden dökülen minik kelimeler bizi öyle heyecanlandırıyor ve mutlu ediyor ki... Öte yandan gelelim esas meseleye oğlum yine hastalandı bronşit yakamızı bırakmıyor bir türlü dün akşam siyah turp bal karışımını denedim kuru öksürüğe iyi geliyormuş doğal antibiyotikmiş inş şifa olur oğlumada. Birtakım obsesif davranışlarım var bana çocukluğumdan yadigar birde onlara paranoyaklık eklendi.Mesela evden en son çıkan kişi olmak istemem çünkü musluklardan ocağa prizlere kadar herşeyi defalarca kontrol ederim kapıyı kilitledikten sonrada iyice emin olmam gerekir gece uykudan öncede bu seremoni yine tekrarlanır. Bilmiyorum aranızda benim gibi olanlar var mı? Evet paranoyak bir anneyim artık oğlum havale geçirdiğinden beri her an korku içindeyim ya tekrar geçirirse ya ben yanında olamazsam diye... Geceleri bazen uyuyamıyorum sürekli oğlumu kontrol ediyorum ateşi var mı nefes alıyor mu diye eşimde artık halime iyice üzülür oldu uyu diyor ama nafile. İşteyken ise sürekli evi arıyorum oğlumun sesini duyunca içim rahatlıyor.Dün gece hiç uyumadım ateşi yükselirde fark edemem diye.Havale geçiren çocuklarda değil belki ama annelerinde kalıcı bir hasar kalıyor diyor doktorlar doğru diyorlar çünkü her an korku panik içinde oluyorsun..İşteyken de aklım sürekli oğlumda vicdan yapıyorum yanında olamadığım için bugünde yine hasta ama ben işte olmak zorundayım onun geleceği için... İşe gelirkende hep onu arkamda göz yaşlı bırakıyorum anne diye o ağlayışını görüp kaç defa dönüyorum yoldan işe böyle çetrefilli bir iş annelik kendinden vazgeçiş,yüreğinin sızlaması, bol bol dua demek anne olmak. İşte böyle ruh halim allahım hiçbir anneyi sınamasın bu hastalıklarla bu hastalıkla uğraşanlarada acil şifalar versin. Oğlumunda inş 2 yaşına kadar bronşitten kurulduğunu görürüz.
Anne olunca anlarsın bazı şeyleri derler ya gerçekten öyleymiş.... Anne olunca dünyaya meydan okuyan kadın oluveriyorsun bir anda evladın için. Anne olunca minicik bir ses ve gülümseme o gün mutlu olmana yetiyormuş. Anne olunca daha güçlü ve daha umutlu adım atıyormuşsun yarınlara....
yarınlarda daha sağlıklı daha mutlu olabilmen dileğiyle canım oğlum gerisi hikaye
14.2.14
uzun bir aradan sonra merhaba....
herkese merhaba,
uzun zaman oldu buraya uğramayalı bu zaman diliminde neler olmadı ki..... Evren sesimi duydu nihayet ve biz dubleks büyük bir eve taşındık. Ev taşıma telaşı ve eşya yerleştirme ile geçti günler. Yeni evimiz kayınvaldeme çok yakın işe giderken oğlumu bırakmakta kolaylaştı artık.Yeni evimizi dekore etmeye çalışıyorum minik detaylarla. Bu sevimli kuşlu ferforjeyi görür görmez çok beğendim ve hemen aldım. Ucunada bereket kuşlarını astım inş yeni evimize bereket
getirirler.Bu aralar dekorasyona taktım duvarlarımızı süsleyecek güzel romantik çerçeveler peşindeyim. Öte yandan hastalıklarla uğraştık bebeğim sık sık hastalandı hala da hasta bronşit illetinden kurtulamadık bir türlü. İş güç ise aynen devam bu ay derslerim akşam 5te başlıyor kumrular gibi oturuyoruz oğlumla evde, oğluma daha fazla vakit ayırabiliyorum :) teşekkürler veren bana sundukların için:) instagramdan beni takip etmek isterseniz "esraveminikadam" adıyla bana ulaşabilirsiniz.
herkese güzel ve keyifli haftasonları:)
6.1.14
tarihten silmek istediğim gün ....
Bazı anlar vardır hayatınızda silmek isterseniz, bir daha asla hatırlamamak...Bu o anların en berbat olanıydı. Geçtiğimiz pazar oğluşumla alışveriş merkezine gittik kuzum bir o yana bir bu yana koşturdu, tırtıla bindi, eğlendi. Daha sonra eşim geldi hep beraber yemek yedik ve eve döndük. Daha sonra her zaman yaptığım gibi oğlumu emzirdim ve oğlumu yatağına yatırdım. Her zaman oğlum uyuduktan sonra odasına girer kontrol ederim sık sık ortamı. Aradan birkaç saat geçti eşim oğlumun odasına girdi ve eşimin bağırtı sesleriyle odaya koştum oğlum eşimin kollarında baygındı, morardı bir an gözleri donuk bakıyordu sanki hayatta değildi o an kaç kez öldüm dirildim bilmiyorum şu an bile hala o kabusu yaşıyorum. Oğlumuzu kaybediyoruz sandık ve biz kendimizden geçtik yolda hep elim minik kalbinin üstündeydi o atan minik kalp bizi sevindirdi hemen kayınpederimi aradım apar topar hastaneye gittik oğlum havale geçirmiş halbuki ateşi yoktu . İç ateşi yükselmiş olabilir dedi doktor siz dışardan farkedemezsiniz dedi.O an feryat figan ağlayıp dualar ettim allahım çocuğumla beni sınama diye..... Oğlumla konuşmaya başladım bincini açık tutmak için ilk başa tepki vermeyince çok korktum vücudu beyni kalıcı bir zarar görecek diye o kadar korktum ki...Allahıma şükür yavruma birşey olmadı. 3 gece hastanede kaldık yeni yıla oğluşumla hastane odasında girdik. Hayatımın en buruk ama bir o kadar da en güzel yeni yılıydı oğlum sağlıklıydı, yanıbaşımdaydı. O kötü günden beri detaylar benim için değerini yitirdi, o kadar basit küçük değeriz şeylere kafa yorduğumu anladım eger eşim o an odaya girmeseydi belki geç kalsaydık düşünmek bile çok acı.... Oğlumu bir saniye bile gözümün önümden ayırmıyorum artık, odasında asla tek başına yatırmıyorum . Şu an oğlum eski performansına geri döndü yaramazlıklarına hiçç kızmıyorum artık bütün evi dağıtsın hiç mühim değil tek mühim şey onun sağlıklı mutlu büyümesi allahım bir daha böyle anlar yaşatmasın. 2013 genel olarak kötü geçti biz hep hastanelerdeydik oğlumun kronik bronşiti var umarım 2014 bize sağlık ve huzur getirir gerisi teferruat......
seni çok seviyorum göktürk'üm, sen benimnefesim, umudum, hayat ışığımsın...rabbim bizi hiç ayırmasın
26.12.13
çalışan bir annenin itirafları...
Bana günün birinde ev hanımlarını kıskanacaksın deseler güler geçerdim ama ne yazık ki şu an öyle değil .Evet kabul ediyorum onlarında kendilerine göre sorunları var mutlaka ama bende kendimce haklıyım işte. Anne olduktan sonra iş hayatına bakışım değişti. Biz şanslıyız aslında çünkü oğluma babaannesi bakıyor ama öte yandan bütün gün oğlumdan uzağım. Hayat bizi seçimler yapmaya zorluyor ve bize bazı bedeller ödetiyor. Oğlumu işe giderken babaanneye bırakırken sorun yaşıyoruz ben işe giderken oğlumu hep uykusundan uyandırmak zorunda kalıyorum, terlediği için üzerini değiştiriyorum, emziriyorum ve bütün bunlar olup biterken huysuzlanıyor çünkü uykusunu almamış oluyor. Uyumadığı zamanlarda ise giyinmeme bile izin vermiyor beni kucağına al benimle ilgilen diye ağlıyor yavrum. Oysa onun istediği benimle olmak. Birkaç sefer onunla yüksek sesle konuştum iş için hazırlanmam gerektiği için tabi sonrası vicdan azabı. Bütün gün aklımda o ağlamaklı hali oluyor:(. Akşam onu almaya gittiğimizde de bazen uyuyor oluyor onu uyandırmamak için bazen kayınvaldemde kalıyoruz üşümesin, uykusundan olmasın diye.Şu an çalışmıyor olsam rahat rahat hiç saate bakmadan oğlumla ilgilenebilirim. Çoğu kez oğlum arkamdan ağlıyor ben işe giderken ve akşam ben işten dönerkende pencerede beni beklemeye başlıyor meme meme anne diyerek. Vicdan azabı çekiyorum bu anları oğluma yaşattığım için. Ama herşey onun için, onun geleceği için bu kadar çaba. Öte yandan bazen hiçbirşeye yetişemedeğimi düşünüyorum herşey mükemmel değil yani.Hem evde hem işte çalışmaktan şikayet etmiyorum tek şikayetim oğlumu bırakıp işe gitmek. Keşke kreş yaşına kadar 7/ 24 yanında olabilseydim canım oğlum...
25.12.13
Sargita Der ki' den gelen yeni yıl hediyelerim:)
MAVİ DUKKAN'ın yaptığı yeni yıl çekilişi etkinliğine katıldım ve makyaj bloğu Sargita der ki ile eşleştik. O da sağolsun bana bu şirin hediyeleri göndermiş İzmir'den. İşin garibi şu birbirimizi hiç tanımıyoruz bu etkinlik sayesinde 2 blogger birbirini tanıma fırsatı buldu. İnsanın hiç tanımadığı birinden hediye alması garip aslında bir o kadar da hoş:) Oğlum içinde lolipop koymuş:) bende hediyelerimi yarın göndereceğim. İpekcim çok teşekkür ederim bu tatlı hediyeler için. Bu güzel etkinlik için Mavi Dükkan'a da teşekkür ederim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)